Sevgili Günlük... Ne bu ya?! Koca gün üvey ana, üvey kardeş zulmü çek, çalış, çabala; sonra kırk yılın başı karşına bir peri çıksın, ondan da azar işit! Neymiş, onun seçtiği kıyafeti beğenmemişim. Ulan onun nesini beğeneyim?! Acayip bir kılık. Hangi devirden kaldığı belli değil. Onu giyip gitsem davete, şimdikinden daha fena alay konusu olurum be. Hele o ayakkabılar. Camdan ayakkabı olur mu ya? Kesin çıkar onlar benim ayağımdan. Üstelik basıp bir yerlerimi keserim... Bal kabağından araba yapmaya kalktı, inanabiliyor musun? Millet Ferrari'den inmiyor ben kabağa binicem. Haa, bi de demesin mi, "12 oldu mu mekanı terk et!" Ayol millet 12'de gelmeye başlıyor be. Gece başlarken ben kaçacakmışım. Ben "Olmaz" deyince, "Sen Külkedisi değilsin, kıl kedisisin" deyip gitti. Giderse gitsin. Hem evleneceği kızı ayağına çağırıp, dans ettiren prensten de hayır gelmez. Bunca yıl beklemişim, olacaksa tam olsun. Haa bi de kimse şunu unutmasın, komşu komşunun külkedisine muhtaçtır. İşte o kadar!
Etiket : Külkedisi, Günlüğü,