Nerde kalmıştık. Nitekim İstanbul’a dönülüyor.
İlk gün bir haber yok. Tabii tatil dönüşü sendromu falan filan. İş güç her şey insanın tepesine üşüşür ya. İkinci günün akşamı arıyor. Her şey normal. Üçüncü gün benim bir programım var akşam için. Gelemem diyorum. Ve bu ısrarı anlamakta zorluk çekiyorum. Ama ısrarlı görüşmek için. Sonunda ancak benimle birlikte gelebilirse görüşebileceğimiz konusunda anlaşıyoruz zat-ı muhteremle.
Beni arabadan inerek karşılıyor. Kapımı açıyor. Ben alışkın değilim böyle Lady Diana gibi yaşamaya
Ve bagajdan aldığı çok güzel bir buketi kucağıma bırakıveriyor. Bende şaşkınlık had safhada. Sadece teşekkür ediyorum. Çok güzel bir akşam geçiriyoruz. Arkadaşlarımla tanışıyor. Hep beraber eğleniyoruz.
Gecede gayet kibarca evime bırakıyor beni ve yatmadan önce telefonlaşıyoruz. Gözüm hala çok güzel görünen, açmaya kıyamadığım ve o halde vazoya sıkıştırmaya çalıştığım bukette. Açsam vazoya yerleştirsem bu haline hayatta getiremem bir daha. Off annem ne güzel yapardı bu işi. Ama şimdi burada olsa eminim bir sürü soruya cevap vermem gerekirdi. Çiçekler nerden geldi? Kim bu arkadaş? Hmm gerçekten zevkliymiş. Ve türevleri.
Derken hafta sonu için plan yapmaya başlıyoruz. Şöyle erkenden kaçsak. Deniz kenarı gözlerden ırak bir yerde baş başa kalsak. Bende havaya girmişim. Tatilde kalacaktı, bitecekti hani falan gibi sorular kafamda yok. Ama ipin ucunu kaçırmamaya, kendimi kaptırmamaya gayret ederek günü yaşamaya çalışıyorum sadece. Neydi o "Carpe Diem"
Cuma akşamı telefonlaştığımızda ertesi gün için kötü bir sürpriz olabileceğini, önemli bir iş için bir günlüğüne şehir dışına çıkması ihtimalinin olduğunu ama ne olursa olsun Pazar günü mutlaka görüşeceğimizi söyledi bana. Zaten ben kendimi kaptırmadım ki. Olsun varsın. Nitekim görüşme Pazar’a kaldı.
Pazar günü beklenen telefon akşama doğru geldi. Koca şehrin iki ucunda yaşadığımız için bir orta nokta bulup saat belirledik. Bu sefer çiçek yoktu ama. Şımardım mı ne iki günde ben? Güzel bir akşam yemeği yedik. Çok güzel bir geceydi. Çok romantikti her şey. Aklımda kalan tek cümle ise "İlk haftamızı geçirdiğimizi ve bu güzel günlerin devam etmesi için elinden geleni yapacağını, hep yanımda olmak istediğini ve her şeyin çok güzel ve özel olacağını" söylemesiydi. Çiçekten daha etkili bir şok oldu benim için. Yahu diyorum içimden böyle gün takıntıları olsa olsa kadınlarda vardır. Ay dönümü, yıl dönümü, yok saat saymalar. Ben bile öyle bir kadın değilim ve bu ilişkiyi sadece bir deneyelim modunda, Carpe Diem tadında yaşıyorum. Ben saymamışım kaç gün olmuş falan. Öyle kabullenmişim olanı biteni. Adamın dediklerine bak. Nitekim denize nazır bir mekânda elimizde içkilerimiz, fonda ancak duyulabilecek bir müzikle, bir kanepenin iki ucunda, gün ağarana kadar gözlerimizin içine baka baka, sohbet ederek sabahlıyoruz. Gün doğumu çok güzel bulunduğumuz yerde. Ayrıca ikimizin de gitmesi gereken işlerimiz var. Ne uyku var ne bitkinlik belirtisi bizde.
Çıkıyoruz bir yerde kahvaltı ediyoruz. Her şey mükemmel. Buluştuğumuz yere bırakıyor beni ve ben şehrin diğer ucuna doğru kafamda soru işaretleri, yüzümde alıkoyamadığım bir gülümseme ile hafif uyku hali çökmüş bir şekilde yola çıkıyorum. Acaba ile başlayan soru cümleleri dönüp duruyor kafamda.
İş yerimden samimi bir arkadaşım genel hatlarıyla olayı bildiğinden, yüzümdeki tuhaf gülümsemeyi hemen çözümlüyor ve " sanki hafta sonu aşık olmuş bizim hatun ne dersin?" gibi bir cümle kuruyor. Ben ise kendimden beklemediğim bir ciddiyetle "Hayır ne alakası var. Ben şu anda sadece kendimi dinliyorum. Aşık falan olmadım. Olmayacağım da zaten" diyorum. Evet olmamalıyım. Olmayacağım. Ben aşık olmadım. O aşık olsun bana. Bundan sonra aşk acısı çekmeyeceğim diyorum kendi kendime. Bir de inanabilsem kendi dediklerime. Gerçekten mutlu olacağım ama. İnanmalıyım yapmalıyım. Bildiğim tek şey bu. Arkadaşım ise beni koruma içgüdüsüyle lütfen diyor, lütfen kendini üzecek bir şey yapma. Çünkü sen kendini çok yıpratıyorsun bu gibi durumlarda. Yok diyorum bu sefer öyle olmayacak.
Kahvemi alıp işimin başına geçiyorum.. Birde kendimi verebilsem şu işlere iyi olacak. Not: Yine bitmedi. Devamı gelecek.
Etiket : Tatil, Aşkı,